20 Aralık 2009 Pazar

GENE ÇOK ARA VERDİK YAZILARA!











Daha öncede dediğim gibi bir varım birde yoğum.Bir türlü f ırsat bulup yazamıyorum.Kuzularım beni çok yoruyor.Ortalama kırk günde bir hastalanıyorlar .İyileştiklerine sevinirken bir de bakıyorum ki tekrar hapşırmaya başlamışlar.Allah beterinden korusun inş.Bu arada Zehrayı anaokulundan aldık.Bu sefer o gitmeyi çok istediği halde.Domuz Gribi salgını bizi korkuttu.Sanki evde kalırsa ona bulaşmayacakmış (!) gibi düşündük,daha doğrusu babası düşündü.İnş seneye gidecek..

Bir gece Zehra çok kustu .Doktora götürdük,apandistten şüphelendiler.Geceyi orda geçirdik.Sonunda bağırsaklarına dışarıdan aldığı bir mikroptan dolayı bu duruma geldiğini söylediler.Ve bu arada öğrendik ki zehranın bir küçük dalağıda varmış .Ona Rabbimin bir lütfu bu..Yediği iğnelerden sonra iyileşti.Tabi iğneleri yaptırmak hiç kolay olmadı.İki sefer bahçeye kaçtı.Çığlık çığlığa ..Birde hastanede yattığı gece eline kelebek takan hemşireye dediği laf yok mu?gülmekten kırdı bizi.Hemşire iğneyi takarkan " bak ,hiç acımayacak " deyince Zehra "o zaman kendine tak" demezmi.Sen çok yaşa emi kızım.HAYIRLA YAŞA,MUTLULUKLA YAŞA!

19 Ekim 2009 Pazartesi

Bir Pazar Gezisi!











İPTAL ETTİM ANAOKULUNU!

Bir önceki yazımda savinçliyiz ,mutluyuz.yaşasın okulumuz demiştik ama bugün herşey değişti.:(( Zehra sınıfta çantasını hiç çıkarmadı ve sürekli "ben buraya gelmiyecektim,annem beni zorla getirdi.." deyip durmuş.Hiçbir faaliyete katılmamış.Halbuki ben onu hiç zorlamamıştım.Kendi isteği ile gidiyordu.
Ona kızım sen neden gitmekten vazgeçtin ? diye sordum."Sıkıldım" dedi.Kurallardan sıkılmış anladığım kadarıyla."Bak kızım heryerde uyulması gereken kurallar vardır.Bunlara uyarsak mutlu oluruz dedimve birkaç örnek verdim.Bana ,anne ben her istediğimi yapınca çok mutlu oluyorum,demez mi.Ne diyeceğimi bilemedim ve sustum.
Neyse daha sonra tekrar anaokuluna gitmeye karar verdi.Tam sevindik derken,Bu seferde eve gelirken bütün kırtasiye malzemelerini toplamaz mı?Neymiş efendim özlermiş malzemelerini.Öğretmeni izin vermek istememiş bu seferde "iptal ettim ben anaokulunu"deyip deyip durdu.Sanırım bizi biraz uğraştıracaksın zehra!

8 Ekim 2009 Perşembe

Artık okullu olduk ,sıraları doldurduk....

Sevinçliyiz,Mutluyuz,Yaşasın okulumuz diyerek Zehra anaokuluna başladı.Aslında yaşı Anaokulu için ufak olmasına rağmen çok istediği için yazdırdık.Öğretmeni bir iki hafta bir deneyelim,büyüklerin yanında ezilirse göndermessiniz dedi.Denedik ve devam edebileceğine karar verdik.Saat sekiz buçukta okulda olmamız lazımken Zehra saat yedi ila yedibuçuk arası kalkıp" anne! hadi kalk ,geç kaldık " deyip sabahları beni uyandırıyor .İleride sıkılırmı bilmem ama şimdilik çok hevesli.












8 Eylül 2009 Salı

Sultanahmet Fuarı!














Hafta sonu annemdeydik.Tabi sultanahmete gitmeyi ihmal etmedim.Evlendikten sonra oralara gidişim heralde sayılıdır.Eskiden oralar da gezerdik .Şimdi oraları görünce eski günler geldi aklıma.Köfteciye baktım yerinde duruyor mu? diye.Hala yerinde Emine! Ne günlerdiiiii...
Etraf çok kalabalık,Çimenler iftarı orada yapmayı düşünen insanlarla dolu.İftara üç saat var ama çimenlerde boş yer yok desek doğru olur.Annem bizde iftarı burada yapalım dedi ama üç çocukla bu olacak iş değildi tabii.
Fuar alanı epey genişlemiş ,en azından ben görmeyeli.Kendime Cüneyt Suavinin iki kitabını aldım.Çocuklarada hikaye kitabı ve boyama kitabı.Boyama kitabı aynı zamanda elif cüzünü de öğretiyor
o yüzden epey eğitici
Zehra ve Yusuf sultanahmeti pek sevdiler Anne tekrar gidelim diyorlar.Söz verdim onlara bir dahaki sefere tranvaya bindireceğim onları.Aslında Beyazıta da gitmeyi istiyordum .Dört sene gittiğim resim kursunu ziyaret edecektim ama zaman kalmadı.Gerçi hocamı görünce kurstan ayrıldığımdan beri fırçayı elime almadığımı nasıl söylerim bilemem ama inş. bir daha ki sefere ordayım..

10 Temmuz 2009 Cuma

ŞİRİNLER !!!!!


ah bu veledler...

Bizim oturma odasının kornişi 2-3 ayda bir muhakkak bu hale gelir.:))Veledler saolsun.

14 Haziran 2009 Pazar

iyiki doğdun Yusufum!







Bugün üç yaşında oldun canım oğlum.Allah sana uzun ve hayırlı bir ömür verir inşallah.
Geçenlerde apartmandaki komşularım bana oturmaya geldiler.Yusuf misafirlerden birinin oğlunu epey hırpaladı.Bir türlü engel olamadım ona.Çocuğun annesine "sen biraz yusufa kız,belki senden korkar " dedim.Ama yusuf hiç takmadı bile.Çocuğu dövmeye devam etti.Diğer bir komşum "elif abla!siz buna enerji içeceği felan mı veriyorsunuz? demez mi.Seninle başa çıkmak her geçen gün zorlaşıyor.Seninle ne yapıcaz bakalım....

6 Nisan 2009 Pazartesi

ARADAN UZUN ZAMAN GEÇTİ!!!


Aslında göründüğü kadar masum değildir. :)



Uzun bir aradan sonra tekrar bilgisayarın başına oturabildim.Senanın rahatsızlığı ,Bilgisayarı annemde unutmamız derken aradan epey zaman geçti.Allaha şükür sena iyileşti.Abla ve Abisine rahat vermiyor.Boyuna bakmadan onlarla aşık atıyor.Zehra ve Yusufun ağlayarak senayı şikayet etmesi her geçen gün artıyor.Şimdi böyleyse büyüdüklerinde ne yaparım bilmem.Sena sevimlileştikçe Zehra onu daha bir kıskanır oldu.Yusuf ise evde terör estiriyor.Sühenden sen iki oğlanlan nasıl başa çıkıyorsun,artık bilemiyorum.Ben bir tanesi ile zor başa çıkıyorum.Yaa mutfak masasından buzdolabının kapısına atlayıp birde dondurucu bölümüne tırmanıyo.Heralde yakında buzdolabının üsüne çıkıp bize tepeden bakar.. :)
Malum hastalıklardan çoçukları çok fazla gezmeye çıkaramadık.E hal böyle olunca arasıra balkondan baktırıyorum .Geçen gün balkondan bakarlarken O sırada dışarıdan patates satan bir kamyoncu geçiyormuş..Bende sabah babamız evden çıkarken patates almasını istemiştim.Heralde zehra bunu duyduğundan olsa gerek "patatesçii,patatesçiiii"diye bağırmazmı.Patatesçi patates alacağımızı zannetti ve bizim eve yöneldi.Almayacağımızı anlayınca üzülmüştür heralde. ...
Geçenlerde yusufu hırpaladı.Yusuf çok ağladı.Bende kızım yapma etme o senin kardeşin ,ona bişey olsa çok üzülürsün gibi laflar ettim.Bana "ne olmuş yusufa birşey olursa bi tane daha doğurursun "dedi.Hiç beklemediğim bu laf karşısında şok oldum.
Yusuf hala tuvalet alışkanlığını edinemedi.Biraz uğraştım ama olmadı.Şimdi üstüne düşmüyorum,yaza inş . uğraşacağım.İki yada üç hafta önce annemlere gittik.Babam yusufa epey yüklendi."sen kocaman adam oldun hala bezine yapıyorsun...vb."Yusuf heralde epey bunaldı ki dedesine "yeter ya dede,yeter sus artık.zaten başımdan duman çıkıyi" demezmi.Babam afalladı.Artık birşey demiyor yusufa.
Bu sefer epey uzun yazdım sanırım .Ama artık yatmalıyım benim mesaim çok erken başlıyor...

20 Şubat 2009 Cuma

öksürük,hapşırık,iştahsızlık ve HAVALE!

15 Kasım Pazar bizim için korku dolu ve üzüntülü geçti. Halbuki hafta sonu güzel başlamıştı. Cumartesi İlahiyattan arkadaşlarımla toplantımız vardı çok güzel de geçti. Pazar günü eve döndükten bir saat sonra Sena kendini bıraktı, gözleri yukarı doğru kaydı, dudakları siyahladı ve ağzını kitledi. Hemen üzerini soyduk ve suya soktuk.Suya girince kendine geldi ağlamaya başladı. Dudaklarının rengi düzeldi . Yüzü bembeyaz kesildi. Hemen doktorunu aradık Havale geçiriyordur, hemen hastaneye gidin dedi. Hastanede serum verildi. Tekrarlama riski olduğu için o gece yatırdılar. Zaten gece tekrar ateşlendi . Evde de iki gün ateşi devam etti. Verilen antibiyotik iğneler alerji yapmış ve yüzünün şişmesine sebep oldu. Doktor iğneleri kesti ve yerine antibiyotik şurup verdi. Şimdi daha iyi Allah'a şükür. Çok zormuş Allah kimsenin başına vermesin. Evladım ellerimden kayıp gidiyordu sanki. Allah daha beterlerinden saklasın bizleri.